İstanbul’da faaliyet gösteren Legalixa Hukuk ve Danışmanlık Bürosu boşanma avukatları bir boşanma davası açılmadan önce veya açılmış bulunan dava sırasında tedbir nafakası talep edebilir veya ayrı bir tedbir nafakası davası açarak müvekkilerimize uygun bir miktarda tedbir nafakası bağlanmasını sağlarlar. Yine aynı şekilde tedbir nafakasının artırılması veya azaltılmasını mahkeme hakiminden talep ederler.
Konu Başlıkları
Avukatlarımız boşanma avukatı ve arabulucusu olarak aile hukuku ile ilgili tazminat, nafaka, velayet, mal rejiminin tasfiyesi konuları dahil olmak üzere aile hukuku ile ilgili her türlü konuda hukuki danışmanlık, avukatlık ve arabuluculuk hizmeti vermektedir.
Tedbir Nafakası Davası Şartları
Bu nafaka türünün en önemli özelliği geçici nitelikte bir koruma önlemi olmasıdır. Zira tedbir nafakası, sadece boşanma davası devam ederken istenebilen bir nafaka türüdür. Hakim, eşlerin mal varlıkları ve ekonomik güçlerini araştırdıktan sonra, maddi olarak güçsüzlüğe düşecek tarafa tedbir nafakası ödenmesine karar verebilecektir.
Tedbir nafakasına hakim kendiliğinden karar verebileceği gibi, davanın herhangi bir aşamasında taraflar da talep edebilecektir. Tedbir nafakası mahkeme tarafından ara karar ile verilir.
Hakim tedbir nafakasına hükmederken kadın-erkek olarak bir ayrıma gitmeyip, mali gücü zayıf ve geçimini sağlamak için nafakaya ihtiyaç duyan kişi kimse, onun lehine olacak şekilde bu nafakanın ödenmesine karar verir.
Diğer yandan tedbir nafakasına hükmedilmesi sırasına ihtiyaç duyan eşin kusur durumu araştırılmaz, yani tedbir nafakası daha ağır kusurlu olan tarafa da boşanma davası süresince verilebilir. Çocuklara ilişkin olarak hakimin tedbir nafakasına hükmedebilmesi için, hakkında nafakaya hükmedilecek çocuğun reşit olmaması gerekir. Tedbir nafakası, boşanma kararının kesinleşmesine kadar devam eder.
Nafakanın Artırılması Davası Hangi Hallerde Açılabilir?
Türk Medeni Kanunu madde 176/4 hükmünde “tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir”; TMK 331 hükmünde ise “durumun değişmesi hâlinde hâkim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır” düzenlemeleri yer alır.
Yargıtay içtihatlarında nafakanın uyarlanması hususunda “…nafaka iradı, tarafların yaptıkları sözleşmeye dayansa bile şartları oluştuğu takdirde artırılabilir veya azaltılabilir. Aksi düşünce “güven” ilkesine aykırı düşer.
Zira davacının sözleşme (protokol) ile elde ettiği statüye beslediği güven, dayalı borçlunun sosyal ve ekonomik durumunun bu özel statüyü koruyacak seviyeden daha aşağı düşmediği (kötüleşmediği) veya hakkaniyet bunu gerektirmediği sürece sarsılıp boşa çıkarılamaz” ifadeleri yer almaktadır.
Kanunda yer alan düzenlemeler ve Yargıtay görüşü de dikkate alındığında görüldüğü üzere, şartların değiştirmesi yahut hakkaniyetin gerektirmesi hallerinde iştirak nafakası dava yolu ile arttırılabilir, azaltılabilir ya da kaldırılabilir.
Buna uygulamada Nafakanın Uyarlanması Davası adı verilir. Burada nafaka ödeyen ya da alan eşin mevcut durumunun değişmesi veya hakkaniyetin talebi haklı göstermesi gerekir. Örneğin nafaka ödeyen eşin mali durumu kötüleşirse veya nafaka alacaklısı büyük bir miras sahibi olursa nafakanın uyarlanması talep edilebilir.
Burada bakılacak en önemli husus şudur ki değişen şartlar, nafakaya esas teşkil eden duruma ilişkin olmalıdır.
Nafakanın uyarlanması talebine dair dava için herhangi bir süre yoktur, taraflar şartların değişmesi halinde başvurularını gerçekleştirebilirler fakat iştirak nafakasında çocuğun ergin olması tarihine dikkat edilmelidir zira bu tarihten sonra uyarlama talebinde bulunulamaz.
Tedbir Nafakası Davası Avukatı için Bize Ulaşın
Legalixa Hukuk ve Danışmanlık Bürosu boşanma avukatı kadrosu aile hukuku ve boşanma davalarında boşanma avukatı ve arabulucusu olarak boşanma ile ilgili her türlü konuda avukatlık, arabuluculuk ve danışmanlık hizmeti vermektedir.
Hukuk büromuza ve tedbir nafakası davası için avukat kadromuza İletişim sayfamızdan ulaşabilirsiniz.