Avukatlarımız miras hukuku, vasiyet ve Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi düzenlenmesi, veraset ve intikal işlemlerinin yürütülmesi, mirasın reddi, tasarrufların iptali, tereke tespiti, izale-i şüyuu, ecri misil ve benzer diğer miras uyuşmazlık ve davalarına ilişkin avukatlık, arabuluculuk ve danışmanlık hizmetleri sunmaktadırlar.
Konu Başlıkları
İstanbul miras avukatı ekibimiz miras hukuku konusunda 1992’den bugüne edindikleri deneyim ve bilgiler çerçevesinde; miras hukuku ile ilgili davalarda, veraset ilamı alınması, vasiyetname düzenlenmesi, vasiyetnamenin iptali, tenkis davası açılması, mirastan feragat sözleşmesi hazırlanması hizmetleri vermektedir.
İstanbul miras avukatlarımız ayrıca mirasçılık belgesinin iptali davası, mirasın reddi davası açılması, muris muvazaası davaları açılması, ölünceye kadar bakma sözleşmesi, veraset ve intikal işlemleri, veraset vergisi, izaleyi suyu davası, ortaklığın giderilmesi davalarında müvekkillerine en etkili sonucu sağlamak için hukuki destek vermektedirler.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi
İstanbul miras hukuku avukatı ekibimiz ölünceye kadar bakma sözleşmesi hazırlanması ve akabinde çıkabilecek iptal davalarında müvekkillerimize hukuki hizmet vermektedirler.
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi; taraflardan birinin (bakım alacaklısı) ölmeden önce yaptığı işlemlerle mal varlığının tamamını veya bir kısmını devretme, mirasçı atama veya bazı mallarını vasiyet etme gibi edimlerine karşılık; öteki tarafın (bakım borçlusu) ölünceye kadar bakıp gözetmek edimini yüklendiği sözleşme türüdür.
Ölünceye kadar bakma sözleşmelerine ilişkin düzenlemeler 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nda yer almaktadır.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi Düzenlenmesi
Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bakım borçlusunun bakım alacaklısını ölünceye kadar bakıp gözetmeyi, bakım alacaklısının da bir malvarlığını veya bazı malvarlığı değerlerini ona devretme borcunu üstlendiği sözleşmedir.
Bakım borçlusu, bakım alacaklısı tarafından mirasçı atanmışsa, ölünceye kadar bakma sözleşmesine miras sözleşmesine ilişkin hükümler uygulanır. Yukarıdaki tanımdan da anlaşılacağı üzere ölünceye kadar bakma sözleşmeleri iki taraflı borç doğuran sözleşmelerdir.
Yani sözleşmenin her iki tarafının birbirlerine karşı çeşitli borçları ve yükümlülükleri vardır. Sözleşmenin taraflarından olan bakım borçlusu; bir mal veya hizmet karşılığında bakım alacaklısına bakma yükümlülüğünü üstlenen kişidir.
Dolayısıyla imzalanan bu sözleşme ile bakım borçlusu kişi bakım alacaklısının hayatı boyunca ona bakmayı, bakımında ona gerekli tüm özeni göstermeyi, onun barınma, beslenme, temizleme, giydirme gibi ve sözleşme çerçevesinde kararlaştırılan diğer tüm ihtiyaçlarını gidermeyi üstlenmektedir.
Bakım alacaklısı ise; bakım borçlusunun yerine getirmiş olduğu edimlerin karşılığı olarak malvarlığının tamamını veya bir kısmını ona devretme borcu altına giren kişiye denmektedir. Bakım alacaklısı bu yükümlülüğünü sağlığında yapacağı mülkiyetin devri gibi işlemlerle getirebileceği gibi ölümünden sonra hüküm doğurmak üzere yapılan mirasçı atamak, vasiyet etmek gibi işlemlerle de yerine getirebilmektedir.
Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi
Ölünceye kadar bakma sözleşmelerinin geçerliliği kanunda aranan şekil şartına uygun olarak yapılmış olmasına bağlanmıştır. Kanun maddesi uyarınca bu sözleşmelerin; miras sözleşmeleri şeklinde yani resmi memur önünde (sulh hakimi, noter, tapu memuru ve diğer…) iki tanık üzerinde yazılı bir şekilde yapılması gerekmektedir. Bu şartlara uyulmadan yapılan sözleşmeler hiçbir şekilde geçerli olmayacak, sözleşme hiçbir hüküm ve sonuç doğurmayacaktır.
Kanun koyucu bakım alacaklısının korumak için bazı güvenceler getirmiştir. Zira bakım alacaklısı olan kişi mülkiyeti devir borcunu sağlığında iken yerine getirmiş olmasına rağmen bakım borçlusunun edimlerini gereği gibi yerine getirmemiş, bakım alacaklısının iyi niyetini suiistimal etmiş olabilir.
Örneğin bakım borçlusu sözleşme gereği taşınmazını bakım borçlusuna devrettikten hemen sonra, bakım borçlusu kendi edim yükümlülüğü tamamlanmadan söz konusu taşınmazı başka 3. Kişiye devredebilir ve bakım alacaklısı hak kaybına uğrayabilir.
Bu gibi durumları önlemek için TBK’ nun 613. Maddesi “Bakım borçlusuna bir taşınmazını devretmiş olan bakım alacaklısı, haklarını güvence altına almak üzere, bu taşınmaz üzerinde satıcı gibi yasal ipotek hakkına sahiptir.” demek suretiyle bakım alacaklısına devrettiği mallar üzerinde yasal ipotek koyma hakkı sağlamış, bakım alacaklısına güvence getirmiştir.
Bakım alacaklısı bu kanuni ipotek hakkını 3 ay içerisinde tescil ettirmelidir. Ölünceye kadar bakma sözleşmeleri 3. Kişileri aldatmak amacıyla da yapılabilmektedir.
Yani taraflar; örneğin mallarını hacizden kurtarmak için, bazı mirasçıları mirastan mahrum bırakabilmek için veya bunların mirastan daha az pay almalarını sağlayabilmek için bu tarz yollara başvurabilmektedir.
Bu gibi durumların varlığı halinde yani; miras bırakan kişinin gerçek arzusunun aslında mirasçılardan mal kaçırmak veya malvarlığının sözleşme yaptığı kişilere bağışlanması olmasına rağmen görünüşte ölünceye kadar bakma sözleşmesinin yapılması durumunda muvazaanın varlığından bahsedilir.
Bu durumda sözleşme aslında tarafların gerçek iradelerine uymadığı için geçersiz olacaktır. Dolayısıyla miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeniyle geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilecektir.
Miras Hukuku ve Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi için Avukatlarımıza Ulaşın
İstanbul’da faaliyet gösteren Legalixa Hukuk ve Danışmanlık Bürosu miras avukatı kadrosu vasiyet ve miras sözleşmelerinin düzenlenmesi, veraset ve intikal işlemlerinin yürütülmesi, mirasın reddi, tasarrufların iptali, tereke tespiti, izale-i şüyuu, ecri misil ve diğer miras davalarında avukatlık, arabuluculuk ve danışmanlık yapmaktadır.
1992 yılında kuruluşundan bugüne çalışmalarına devam eden Legalixa Hukuk ve Danışmanlık Bürosu‘na ve Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesi işlemleri için İstanbul miras hukuku avukatı kadromuza İletişim sayfamızdan ulaşabilirsiniz.